Reklam ve moda sektörünü saymaz, sadece evlenecek çiftlerin gözünden bakacak olursak dış mekanda fotoğrafçılık çiçekli, bol manzaralı, tarihi dokular, gün batımları, lüks havuzlu mekanlar veya dışarda her hangi bir yerde çekilen fotoğrafçılık alanı olarak görülebilir. Ama iş elbette o kadar basit değil.
Düğün fotoğrafçılığı henüz stüdyolara hapsolmuş kendi içinde dönüşüm geçirirken hiç bir sanal eklentinin olmadığı, tamamen orjinal mekanlarda, ışığın ve doğanın her ayrıntısının kullanılarak özel tekniklerle çekilen üstün bir fotoğraf alanı olarak varlığını koruyordu. Dış mekan fotoğrafçılığı başlarda moda ve kapak çekimlerinde sıkça kullanılan bir yöntemdi. Profesyonel bir dış mekan çekiminde önce kastlar belirlenir, yabancı ise tercümanlar ayarlanır, deneme çekimleriyle kişiler seçilir, kıyafetler hazırlanırdı. Çekim günü profesyonel bir makyöz, kuaför ve asistanlar tüm ürünlerle birlikte çekim mekanına portatif stüdyo ekipmanları getirilir, gerekirse karavan kiralanır ve çekim için önemli olan tüm unsurlar önceden planlanır, çekime öyle başlanılırdı. Mevsimden güneşin saatlerine, kıyafetlerden makyöz ve kuaföre kadar her ayrıntı önceden hesaplanır ve çekim sorunsuzca gerçekleştirilirdi. Peki şimdi nasıl? Elbette bu yöntem moda ve kapak çekimlerinde aynı cazibesiyle devam etmekte. Hatta bu alanda dünyaca ünlü fotoğrafçıların çekimlerini hayretle takip etmekteyiz. Ama artık düğün fotoğrafçılığıda bu akımdan payını almış görünüyor. Henüz bu akımın patlamasıyla piyasada profesyonelleri parmakla sayılır kadar az görsekte kısa bir süre sonra taşlar yerine oturacak ve orjinal halleriyle çok daha profesyonel düğün fotoğrafları hep birlikte göreceğiz.
Son yorumlar